GQ Moda Dergisi'nin bu haftaki "Box & Papers" köşesinde, saat koleksiyonerliğinde yükselen yeni bir trend ele alınıyor: "anti
- flex" ya da diğer adıyla sessiz lüks. Bu akım, pahalı ve gösterişli saatler yerine, kişisel zevki ve stili ön plana çıkaran daha erişilebilir modellere yönelimi ifade ediyor.
Nichelson'dan Bir Stil Dersi
Trendin en ikonik örneklerinden biri, efsanevi oyuncu Jack Nicholson'dan geliyor. Nicholson'ın, Los Angeles Lakers'ın playoff maçını tribünden izlerken bileğinde taşıdığı yaklaşık 50 dolar değerindeki Timex klasik modeli, bu anlayışın somut bir kanıtı olarak gösteriliyor. Bu tarz, pahalı olanın değil, anlamlı ve zamanın testinden geçmiş olanın değerini vurguluyor.
Sosyal Medya Yaratıcısı Kareem'in Yorumu
"subwaytakes" içerik üreticisi Kareem, bu durumu "Mütevazı bir saat takmak, neredeyse bir 'sessiz lüks' ifadesidir" sözleriyle tanımlıyor. Kareem'a göre, ideal olarak saatler, moda akımlarının ya da sosyal medyadaki geçici trendlerin ötesine geçmek üzere tasarlanır. Saatlerin asıl amacının yüzyılları aşan bir tasarım anlayışına sahip olmak olduğunu belirten Kareem, "Kendimizi hiç kimsenin bir saate ihtiyaç duymadığı, zamanı öğrenmenin milyonlarca yolunun olduğu bir çağda bulmuşken, hepimiz sadece bu objeyle eğleniyoruz" diye ekliyor.
Yeni Nesil Koleksiyonerler İçin Altın Çağ
Köşenin yazarı Brynn Wallner, mevcut dönemin, bütçesi kısıtlı saat meraklıları için hiç olmadığı kadar fazla seçenek sunduğunu savunuyor. Özellikle vintage pazarlar, ikinci el platformlar ve kaliteli giriş seviyesi modeller, herkesin kendi tarzını yansıtan bir saat bulabilmesine olanak tanıyor. Bu durum, saat koleksiyonerliğini daha demokratik ve kişisel bir hobi haline getiriyor. Artık değer, saatin fiyat etiketinde değil, taşıdığı hikayede ve kişiye kattığı stilde aranıyor.




Yorumlar
Yorum Yap