GQ dergisinin internet sitesinde yayınlanan yeni bir analiz, futboldaki renk ve numara tercihlerinin arkasındaki toplumsal kodlara ışık tutuyor. Yazı, son dönemde gündeme gelen iki olay üzerinden spor dünyasındaki geleneksel erkeklik anlayışını mercek altına alıyor.
Pembe Forma Yorumu ve 24 Numaralı Formanın Reddi
İlk olarak, teknik direktör Abel Braga'nın pembe renkli forma hakkındaki sözleri kamuoyunda yankı buldu. Braga, yaptığı basın toplantısında bu renk tercihine ilişkin görüşlerini paylaşmıştı. İkinci olarak ise, birçok futbol kulübünün, geleneksel olarak gayrimenkul anlamına gelen '24' numaralı formayı kadrosuna dahil etmekten sürekli kaçınması dikkat çekiyor. Bu iki görünüşte farklı olgu, yazara göre aynı sosyal dinamiklerin tezahürü.
Atlet Bedeninin 'İdeolojik Saha'ya Dönüşümü
Analize göre, bu tepkiler sporcunun bedeninin artık sadece fiziksel güç, teknik beceri ve performansın bir aracı olarak görülmediğini gösteriyor. Yazı, futbolcu bedeninin, sürekli olarak başkalarının bakışı önünde teyit edilmesi gereken normatif bir erkeklik idealini taşıyan bir 'destek' veya zemin haline geldiğini savunuyor. Renk ve numara gibi görsel semboller, bu idealin korunması ve iletilmesi için birer araç işlevi görüyor.
Pembe rengin bazı çevrelerde geleneksel erkeklik algılarıyla örtüşmemesi veya '24' numarasının taşıdığı kültürel çağrışımlar, bu normatif yapının sahada ve saha dışında nasıl işlediğine dair örnekler olarak yorumlanıyor. Bu durum, sporun sadece bir oyun değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet rollerinin yeniden üretildiği bir alan olduğu tartışmasını da beraberinde getiriyor.
Psikanalist Barki'den Yorum
Konuya ilişkin değerlendirme, psikanalist Bianca Barki imzasıyla GQ'nun internet sitesinde yayımlandı. "psicanaliseraiz" olarak da bilinen Barki'nin yazısının tamamına derginin dijital platformundan ulaşılabiliyor. Bu içerik, GQ'nun çeşitli yetenekleri sosyal medya hesaplarında içerik üretmeye davet ettiği "CollabGQ" iş birliği serisinin bir parçası olarak öne çıkıyor.
Yorumlar
Yorum Yap